Deniz Kazalarının Önlenmesine İlişkin Görüşlerimiz
Deniz Kazalarının Önlenmesine İlişkin Görüşlerimiz

DENİZ EMNİYET DERNEĞİ’NİN ÖNERİLERİ

 

Bilindiği üzere fırtına mevsiminin başlaması ile birlikte Türkiye’mizin çevre denizlerinde meydana gelen deniz kazalarında batan ve karaya sürüklenen gemiler olmuş ve bunun sonucunda denizciler yaşamlarını yitirmiş, kazalar can ve mal kaybı ve maddi hasarlar ile sonuçlanmıştır.

Kazaların genellikle bu fırtınalara dayanamayacak büyüklükte ve teknik donanımı yetersiz, bakımı tutumu yeterince yapılmamış nispeten yaşlı gemilerin uygunsuz hava koşullarında sefere çıkmaları, korunaklı yerlerde demirle(ye)memeleri ve sefer planlamalarını hava koşullarına göre yapmamaları nedeniyle meydana geldiği gözlemlenmiştir.

Bu nedenle, kazaların gerekli önlemler alınması halinde önlenmesinin mümkün olduğu anlaşıldığından, bu önlemlerin risk yönetimi yoluyla ve ilgili tüm tarafların bu risk yönetimindeki rollerini üstlenerek tamamen ortadan kaldırılması mümkün olamayan insan hatalarının bu risk yönetimi ile İsviçre peyniri örneğinde olduğu gibi bir taraftaki insan hatasının diğer taraftaki önlemle ortadan kaldırılması yolu ile bu gibi kazaların önlenmesi konusunda Deniz Emniyet Derneği hemfikirdir.

Alınacak önlemlerin

1-    Türkiye ve diğer bölge devletleri

2-    Gemi

3-    Armatör, kiracı veya fiili taşıyan

Taraflarında neler yapılabileceği şeklinde ayırarak kamuoyuna duyurmak isteriz.

 

1-    Türkiye ve Diğer Bölge Devletleri Tarafından Yapılabilecekler:

a)     Denizlerde hava durumunun etkin bir şekilde izlenerek denizcilere uyarıların bu hava raporu uyarınca yapılmaya devam edilmesi;

b)    Her devletin limanlarındaki tüm gemileri bayrak ayırımı yapmaksızın fırtınalara karşı izleyerek rotaları üzerinde kendileri için riskli olabilecek büyüklükte fırtına ihbarı bulunan gemilere Liman Çıkış Belgesi (LÇB) vermemesi, bunun yapılamadığı durumlarda gemi kaptanı ve acentesinin mutlaka tavsiye niteliğinde uyarılması ve geminin seyri halinde ortaya çıkabilecek can ve mal kayıpları ve çevre zararlarından kendilerinin sorumlu olacağını. Hatırlatılması.

c)     Türkiye bakımından, Karadeniz, Marmara, Ege ve Akdeniz’de Türk bayraklı gemiler başta olmak üzere tüm gemilerin etkin bir şekilde takip edilerek seyir halinde olan gemilerin varış limanlarına göre seyretmekte oldukları rotaların izlenmesi ve rotaları üzerinde dayanamayacakları büyüklükte fırtına olan gemilere emniyetli korunaklı alanlarda demire gitmeleri konusunda tavsiyede bulunulması.

d)    Tüm bölge devletlerinin gemileri özellikle can kurtarma ekipmanlarının yeterli ve uygun durumda bulundukları yönünde etkin bir PSC (Liman Devleti) kontrolüne tabi tutmaları.

e)    İstanbul’da kuvvetli lodos fırtınası ihbarı olduğu durumlarda gemilerin Ahırkapı demir yerine alternatif demir alanlarına alınmaları veya drifte çıkmaları yönünde uyarı yapılması, buradaki uzun üreli demirde tutulan mürettebatı yetersiz gemilerin mutlaka kaldırılması.

2-    Gemiler tarafından yapılabilecekler:

a)     Gemilerin sefer planlamalarını rotaları üzerindeki meteorolojik koşullara göre yapmaları ve bu planlamanın dayanamayacakları büyüklükte bir fırtına veya gemide meydana gelebilecek yük kayması vb. durumlarında sığınabilecekleri korunaklı yerleri hatırda tutarak rotaların buna göre ayarlanması;

b)    İstanbul’da lodos havalarda Ahırkapı demir yerine alternatif demirleme alanlarının kullanılması;

c)     Gemilerdeki can kurtarma donanımlarının ve kişisel sağ kalma araç ve gereçlerinin tam, eksiksiz ve uygun durumda bulundurulmasının sağlanması.

d)    Gemilerin ambar kapaklarının son kazalarda görüldüğü gibi yetersiz bir sızdırmazlık malzemesi ile değil mutlaka ağır denizlere dayanabilecek nitelikte sızdırmazlığı sağlayacak şekilde deniz netası yapılmasının sağlanması,

e)    Yük kaymalarına karşı gerek kuru yük gemilerinin gerekse ror-ro ve araç taşıyan gemilerin yükleri uygun şekilde istiflemeleri ve deniz netalarının yapılmasının sağlanması.

3-    Armatör tarafından yapılabilecekler:

a)     Gemi kaptanlarının sefer planlamalarını yaparken sıkışıklık ve ticari baskı hissetmemelerini sağlayacak şekilde navlun sözleşmelerinde sefer sürelerini esnek düzenlemeleri ve meteorolojik koşullarla ilgili klozları bu sözleşmelere eklemeleri;

b)    Gemi kaptanlarına yardımcı olacak şekilde karadan da geminin sefer bölgelerindeki meteorolojik koşulların takip edilerek gemi kaptanlarına riskli durumların ihbar edilerek ikinci bir kontrolün sağlanması.

c)     Mevsimsel olarak fırtınaların çok olduğu Aralık-Mart periyodunda koster armatörlerinin çok daha dikkatlı olarak gemileri uygun havalarda seyir yaptırmaları ve demirleme alanları bakımında. Rüzgar yönünün dikkate alınarak korunaklı demirleme alanlarının dikkate alınması suretiyle sefer bölgesi seçilmesi.

Saygılarımızla arz ederiz.

 

 

Deniz Emniyet Derneği